Recent Comments

Rüzgarını Bekleyen Bayrak 2

11-Bozkır’daki meslekî teşekküllerden; Sınırlı Sorumlu Kamyoncular Kooperatifi, Şoför ve Nakliyeceler Odası, Esnaf ve Sanatkârlar Odası ve Ziraat Odası’nın Başkanları, Bozkır Meslek Yüksekokulu Müdürü, Millî Eğitim yetkilileri, ilçe merkezindeki ilk ve orta dereceli okul müdürleri, okul idareleri tarafından seçilecek okul meclislerindeki öğrenci ve gençlerimizden de temsilciler faaliyette mutlaka bulunmalıdırlar. 

12-Merkezi İstanbul’da bulunan Bozkırlılar Vakfı Genel Başkanı Kâmil Bilgin, İstanbul’daki Bozkırlılar Derneği Başkanı Lokman Ciğerci, Bozkırlılar Vakfı Konya Şube Başkanı Hasan Ali Ünlü, Konya’daki Bozkırlılar Derneği Başkanı Okan Albayrak, Ankara’daki Bozkırlılar Derneği Başkanı Hasan Basri Yalçınkaya ile kasaba ve köy derneklerinin başkanları da bu buluşmada bulunmalıdır. Böylelikle, Bozkır etiketli sivil toplum kuruluşlarının tanışması, kucaklaşması ve yeniden birlik ve beraberliği tesis edebilmelerine imkân tanınmış olacaktır.     

13-Tüzüğü tarafımdan yazılan ve kısa adı KONSİAD olan İstanbul’daki Konyalı Sanayici ve İşadamları Derneği bilindiği gibi yeni kurulmuş bir dernektir. Bozkır ve Konya adına çok büyük ümitler bağlayarak tüzüğünü yazdığım bu derneğin yönetim kurulu başkanı Mustafa Imık ile yönetim kurulu üyesi Kemal Çelik Bağyurdu köyümüzden olup, bu işadamı hemşehrilerimizin de Bozkırlıların Buluşması’na mutlaka davet edilmesi gerekmektedir. 

14-Bu buluşmayla ilgili gereken planlamalara Bozkır Belediye Başkanlığı’nca hemen başlanmalıdır. Ancak, böyle yazmakla ve söylemekle iş Bozkır Belediyesi’nin üzerinde bırakılmamalı, bu iş için Bozkır Belediyesi’ne yardım ve destek olunmalı, Kasaba Belediyelerimizin Bozkır Belediyesi ile birlikte külfeti bölüşmeleri sağlanmalıdır. Aslında işte tam bu noktada bütün Belediyelerimiz ile Bozkır etiketli sivil toplum kuruluşları arasında müthiş bir koordinasyona ihtiyaç duyulmakta, bunun için de Bozkır Belediye Başkanı Sayın Mustafa Uyar ile Kasaba Belediye Başkanlarımızın tamamına görev düşmektedir. Saygıdeğer Başkanlarımız tarafından söz konusu buluşmaya ilişkin bilgiler belde halkına ve –varsa- kendi beldelerine ait sivil toplum kuruluşlarına aktarılmalıdır. Bozkır Belediye Başkanı ve Kasaba Belediye Başkanlarımız Konya, Ankara,  İstanbul ve diğer şehirlerimizdeki Bozkır etiketli dernek ve vakıf yetkilileri ile görüşerek, gurbetteki Bozkırlılara konuyu anlatabilmek için yetkililerden yardım talep etmelidirler. Zaman olarak 2009 yılı Haziran ayının ilk 15 günü bu işe ayrılmalı, Belediye Başkanlarımıza yardım edilmeli, dolayısıyla yük mümkün mertebe herkes tarafından paylaşılmalıdır. 

15-Bozkırlıların Buluşması, yukarıda yazmış olduğum gibi bütün kesimlerimizden temsilcileri bir araya getirecek olan bir faaliyet olacaktır. Onlarca, yüzlerce kişinin katılacağı bu buluşma için Bozkır Belediyesi’nin eski veya yeni düğün salonları, belki de kapalı spor salonuna veya uygun görülebilecek bir salona ihtiyaç duyulabilecektir. Bu salonda bir projeksiyon cihazı, çok iyi bir ses cihazı, bilgisayar ve iyi bir ışıklandırma sisteminin bu buluşma için teknik açıdan hazır halde bulundurulması gerekmektedir. 

16-Bütün Türkiye’nin tanıdığı aslen Bozkırlı olan milletvekillerimiz Sayın Mustafa Kalaycı ile Sayın Hüsnü Tuna’nın inşallah katılacakları Bozkırlıların Buluşması’na, ünlü kalp cerrahı Prof. Dr. Mehmet Öz ve Tümgeneral Uğur Uzal Paşamız gibi önemli isimlerin de konuk edilmeleri halinde ulusal basının tamamının Bozkır’da olabileceği, böylelikle Bozkır için bundan daha güzel bir tanıtım imkânının bulunamayacağı da hatırdan çıkarılmamalıdır. 

17-Buluşma programında Bozkır Folklor Ekiplerinden; Mustafa Yaylalı Ekibi, Çağlayan Ekibi ve Yazdamı Ekibi’nin gösterilerinden birisi en azından bulunmalıdır. İstendiği takdirde programa; Sivri Tepe’ye, Dere ve Sorkun’daki tahin üretim merkezlerine, Tarihi Üçpınar Kurşunlu Camii’ne, Tarihi Hisarlık Selçuklu Camii’ne, Akçapınar Çamlığı’na, Harmanpınar Sorkunca’sına, Çarşamba Çayı’nın kaynağı olan Aygır Mevkii’ne ve Zengibar Kalesi’ne geziler konulmalıdır. İlave olarak istenirse; ilk, orta ve yükseköğretimde öğrenim gören öğrencilerimize şiirler okutulmalı, Bozkır Fotoğrafları Sergisi ve sinevizyon gösterileri gibi faaliyetler aralara serpiştirilerek katılımcıların motivasyonları sağlanmalıdır.

18-Bozkırlıların Buluşması faaliyetinin sonucunda; katılımcıların ortak mutabakatı sonucunda bir icra kurulu tesis edilmeli, daha sonra bu icra kurulunun kontrol ve denetiminde sosyal, ekonomi, kültürel, turizm, ulaşım, bilim, teknoloji, çevre, spor, eğitim ve sağlık alanlarında alt komisyonlar oluşturulmalıdır. İcra kurulu ve alt kurullarda görev almak gönüllülüğe dayanmalı, bu kurullar şeffaf ve hesap verebilir olmalıdır.   
 
19-İlk anda bu kadar yoğunluğun arasında bu işler nasıl olacak? Bu kadar konuya ait tespit, analiz ve çözümler ne zaman görüşülüp karara bağlanacak? Diye düşünülerek karamsarlığa düşülebilir. Bu normal karşılanacak bir durum olmakla beraber, çok iyi bir planlama ve iyi bir gündem ile bu karamsarlıklar yenilebilir. Rahat ve moralli olmak suretiyle birbirimize cesaret vermemiz gereklidir. Unutmayalım ki; “Biz Bozkırlıyız”, Bozkırlılar isterse üstesinden gelemeyecekleri iş yoktur. Yeter ki isteyelim, yeter ki kararlı olalım ve birbirimize kenetlenelim. İşte o zaman Bozkır’ın makûs talihi mağlup edilecektir.

Merhum Bayrak Şairimiz Arif Nihat Asya’nın bütün şiirlerini herkes gibi ben de çok severim. Ama “Bir Bayrak Rüzgâr Bekliyor” isimli şiirini daha birçok severim. İşte, O şiirde geçen birkaç mısra; 

...
Şehitler tepesi boş değil,
Toprağını kahramanlar bekliyor! Ve bir bayrak dalgalanmak için;
Rüzgâr bekliyor!


Evet, merhum Arif Nihat Asya, mısraları ne güzel düşünmüş, ne güzel yazmış değil mi? Gelelim bu mısralardan Bozkır adına çıkardığım hissemize; 
Bozkırlılar olarak hepimiz dünyanın dört bir tarafındayız. Kimimiz Bozkır’da, kimimiz yurt içinde, kimimiz ise yurt dışında yaşıyoruz. Ama eminim ki, hepimiz bedenen, kalben ve ruhen Bozkır’dayız, Türkiye’deyiz. Toprağa düşmüş kahraman şehitlerinin vakurluğu ile Bozkır boş değil, Türkiye boş değil. Şimdiye kadar rüzgârı bulunmayan Bozkır Bayrağı’nı dalgalandıracak olan rüzgârın sesini Arslan Mustafa Türküsü’nün ezgilerinde ve nihavent semai makamlı Bozkır Şarkısı nağmelerinde duyuyorum. Semalarda dalgalanmak için Rüzgârını Bekleyen Bozkır Bayrağı’na sarılı olan kelepçeyi çözebilmeye de artık ramak kaldığını görüyorum. 
Köşe Yazarı:Ali Ülvi Ülker
Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te Bozkır Haber'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yorum Gönder

0 Yorumlar
* yapılan yorumlar denetlendikten sonra yayınlanmaktadır.