Recent Comments

“OLÇUM SİYİT’İN” ÖLÜMÜ

“OLÇUM SİYİT’İN” ÖLÜMÜ

“A, b, c; Mandolin Çalarsın Sadece” adlı yazımızda “Olçum Siyit’ten” de Jandarmalarca öldürülüşünden de bahsetmiştik hani? Şimdi de bu olayı anlatacağız elimizden geldiğince:
O yıllar da köylerimiz pek bir karışıktı bizlerin!
Yokluk da vardı; benlik de…!
Fakirlik de vardı, cahillik de…!
Yoksunluk da vardı; bencillik de…!
Millet birbirine sarmış, sanki tavuk öldürürcesine!
Adam değil, mermi parası daha kıymetlice…
Tüfek, tabanca, mermi ve sairleri boldu; haylice…!
Ne yapılır edilir, silâha para bulunurdu yine de.
Ve; tabanca taşımak vâka-i adi-yedendi.
Sıradan bir şey yani; hem de herkesçe; ve herkeste!
Herkeste tabanca var! Hepsinin de bellerinde…
Apaçık, ayan beyan gösteride…!
Tam kıçlarının üzerinde.
Erkeklerin, kendilerinden asla ayrılamaz bir aksesuarı hem de.
Ceketle gizlemek falan olmaz; yakışık almaz öyle!
Ceket, tabanca kılıfının kıvrılmalı ki üzerine; o tabanca bir güzel görüne.
Görüne ki; herkes kimde var iyi bile…
Ayağını da denk ala ona göre…!?
Kiminin tabancasının mermisi de ağzında.
Atış, bir tetiğe basımlık mesafede duruyor bunlara.
Bunlar ne ki?
Av tüfeği de var her evde! Fişeklik de, mermilik de…
Bozkır mı? Yelbeği mi…? 
Aman Allah’ım…!
Söyleyin bakalım; şu Teksas nerede?
Adeta harp çıkıyor geceleri köyde…
Çoğu imreniyor, “pisi pisine giden “Kör Niyazi’ye”… 
            *************
Zaten Köyümüz de tabancacı da var tüfekçi de. Hem tamirci; hem yapımcı… Daha ötesi mermileri bile doldurucu… Sanayisi kurulmuş mübareğin; hepsi de orta yerde…
Jandarma da bilir bunları devlet de!
Asayiş berkemaldir yine de!
            **************
İş bu kadarla sınırlı değil; mavzer de var bazılarında…  Hem de 5 atarlı…
“Çekme-sürme” kollu; uzun mesafe atışlı…
Bunlardan biri de “Olçum Siyit’te”…
Eline o mavzer pek de yakışırdı…
Attığını da vururdu mavzerle; keskin atışçıydı!
            ************
Günlerden bir gün “Olçum Siyit”; omzunda mavzeri, “alımlı-çalımlı” Köy içinde bir güzel dolaştı?
Aynı gün Köy’e bir manga kadar asker ulaştı.
Askerleri gören “Olçum Siyit” derhal köy içinden uzaklaştı.
Köy korusuna doğru sıvıştı…!
Lakin bu arada jandarmaların gözüne bulaştı.
Baktılar ki asayiş bozuk! Düzeltecekler ya…?!
Düştüler peşine “Olçum Siyit’in” arkasına!
Hem de “tüfenklerini” ata ata…!
            ************
İyi de be birader; “Olçum Siyit” kaçarsa olur mu?
Bu durum hiç yakışık alır mı?
Kaçınca geride “Olçum, molçum” kalır mı?”
Karizma ne olur karizma…!?
Çizilmez de durur mu?
Ne yapmalı acaba?
Saklanmalı bari en azından bir ağaca…
Saklandı da bir pelidin (meşe ağacı) arkasına!?
İyi de; halâ geliyor Jandarmalar ata ata…
İş tamam! Durum yaman! Mavzeri verse de, teslim olsa da vakit tamam! “Olçum Siyit” Öldü! Ha öyle öldü, ha böyle öldü! Aynen böyle düşündü! Ben bilmem, siz söyleyin bakalım; yanlış mı düşündü?
Ateşledi mavzerini havaya…
Maksat ki; adını kurtara…
Havaya atmasa var ya?
Atışta zaten bir numara…!
Adamı “tam alnının orta kabağından” vurur vallaha…
Ama jandarma bu! Anlar mı da?
Hepsi üşüştüler Oraya!
Sen misin onu atan havaya?
Gitti “Siyit Çavuş” gitti; gitti işte bu davaya…!
            *************
“Olçum Siyit” gitti ya…?
Çoluk çocuk dökülüp kaldılar geride ama!
Ah “Devlet Baba”; vah “Devlet Baba”…!
Bilmem nelerdi koydun hesaba…
O “tüfengcilerle tabancacılar”; “Mermicilerle, talimciler”…
Hele hele; milleti bu yollara sürenler;
Bu hallere mecbur edenler ne yapacaklar acaba?
Hem burada; hem Ora’da…?
Cevap ver bana; ey “Devlet Baba!”

Mehmet DURAN

Kitap ve makalelerime erişmek isteyenlere>
http://kitaplarim-av-mehmet-duran.blogspot.com/
Google News Takip Et
Gelişmelerden zamanında haberdar olmak istiyor musunuz? ’te Bozkır Haber'e abone olun.
Google News Takip Et
Son dakika gelişmelerden anında haberdar olmak için WhatsApp haber kanalımıza katılın.

Yorum Gönder

0 Yorumlar
* yapılan yorumlar denetlendikten sonra yayınlanmaktadır.